Aytmatov'un romanlarında anlattığı o uçsuz bucaksız bozkırlarda yaşayan bir taşralısın,
Katı, soğuk, sessiz..
O bozkırlar uzak, çok uzak...
Sende uzaksın, yıldızlar kadar...
Benim gözlerimde ağu
Senin gönlünde mühür
Gözlerimdeki ağu gönlündeki mührü çözmeye yetmiyor, ah yetmiyor...
Ben şehirli bir kız ince, naif, hassas,
Sen taşralı bir dağ,
Demirden; derininde
Ateşten, lavdan, volkandan...
Ben bahardan, çiçekten, yağmurdan, sudan
Sen kupkuru güzden, kıştan, kardan...
Ben beyaz,
Sen siyah.
Ben gün,
Sen gece.
Benim içimde kuşlar öter,
Senin yüzün gülmek bilmez.
Yüzün görsem, bende yeller eser, fırtınalar kopar, şimşekler çakar,
Sende yaprak oynamaz.
Sen nicedir böyle yakarsın benim deli gönlümü
Bunu ne bilirsin, ne de umrun olur Taşralı...
Bilemedim nedir sende olan
Olmazı oldurdun sen taşralı...
(No:3 2016)
Yorumlar